10 seneyi aşan bir süredir sözde kurumsal hayatta beyaz yakalarımı kirletmeden ayakta kalmaya çalışan, her geçen gün inanmadığı bir işi yaptığına daha da ikna olan biri olarak, 30 yaşımdan sonra yeni bir ben yaratma dönemindeyim. Yanlış meslek mi seçmişim acaba demeyi bırakalı çok oluyor. Plaza vari ofislerin içerisinde sıkışmış ruhuma nefes aldırmak istediğimden olsa gerek kendime kaçış planları yapıyorum. Artık yakalarımın…
sabrina
Bir varmış, bir yokmuş. Zaman zaman içinde, kuduz bir hızla dönen dünya içinde, iş aramaya başlayan bir cadı varmış… YİNE. İnternet sitelerinde iğka’lar ferman buyurur, insanlar kendilerini beğendirmeye çalışırmış. O malum internet sitelerinde iş bulmak için iğkaa’ca dilini bilmek gerekiyormuş. Bizim cadı şunları fark etmiş yıllar atlayıp aralıklarla tekrarlanan bu süreçlerde: İğka’ların fermanlarında geçen; Yetiştirilmek üzere; iş bilmeyen üç kuruşa…
Bir varmış, bir yokmuş. Sabahları satıp para kazanan insanlarla dolu bir dünya varmış. Uykunun en güzel saatleri, sıcacık çayla, kızarmış ekmeğe yağ bal sürülüp edilen kahvaltılar, kahvaltı masasında gazete keyifleri, güne pencereden bakarak başlayan aheste zamanlar bedeli olamayacak fiyatlara gidermiş modern insan pazarında. Hikaye bu ya, bir gün küçük, yeni yetme bir cadı girmiş kapısından bu kurumsal dünyanın, kendinden emin…