Bu kez, beyaz yakalı olmanın şanındandır deyip işten çıkarılma konusunda bir kaç satır yazayım istedim.

Herkesin başına gelmiştir; daha yolun başındakiler ve kendi iş yerlerinde çalışan faniler bu deneyimi yaşamamış olabilirler. Eh, çağımız sentetik deneyim çağı, biz ve eski deneyimlerimiz ne için var. İşten çıkarılma durumunda ne yapılmalı, işsizken hayat nasıl akar, insan neler düşünür ve neler yaşar… Yaslanın arkanıza, korkunun ecele faydası yok 🙂

İşten çıkarılmanın pek çok sebebi olabilir. Sizden, iş yerinden, ülke siyaseti ile ekonomisinden, şirketin ekonomisinden, teknolojik ve bilimsel gelişimlerden kaynaklanan sebepler olabileceği gibi kompleksli Nilgün’ün kendisine ayarladığınız fuar konaklaması kahvaltısızdı diye altınızı oyması da pekala bir sebep olabilir. Ya da uçana kaçana yazan patronunuza, radarına girmemek için hiç direkt e-posta atmamanız. Bazen de amaç değil araç olursunuz; çalışmayan direktöre gözdağı vermek için işten çıkarılan uzman örneğinde olduğu gibi.

Öncelikle bunun gelişini görebiliyor olmanız ve önlem almanız gerekir. Alacağınız önlem, haberdar edeceğiniz bir kişi, yapacağınız bir konuşma, edeceğiniz birtakım doğru sözler vs sizi bu direkten döndürebilir. Bu yazının kapsamı gereği ben sadece işten çıkarılmanın kaçınılmaz olduğu durumlara değineceğim.

Kötü niyetli olduğunu düşündüğünüz bir ortamdaysanız ve işten çıkarılacağınızı farkettiyseniz / saman altından haber aldıysanız :

  • Hemen iş kanununa hakim olduğunu düşündüğünüz bir iki kişiyle görüşün ve haklarınızı öğrenin. Bir avukat arkadaşınız varsa içinde bulunduğunuz şartları anlatın. Mobbing görüyor olabilirsiniz, duygusal ve/veya fiziksel şiddet göreceğinizden yana endişeniz olabilir ( bunlar hiç olmuyor mu zannediyorsunuz?)… size neler olabileceği ve neler yapabileceğiniz konusunda isabetli yönlendirme yapacaktır. 
  • Dosyalarınızı kopyalayıp alın.
  • Hiçbir şey olmamış gibi çalışmayı sürdürün. Projelerinizi yarım bırakmayın, ihmal etmeyin, başkalarına vermeye çalışmayın.
  • Kötü niyete malzeme oluşturmayacak şekilde davranın; yani saldım çayıra hesabı günde 5 sigara molasına çıkmayın, ofise vaktinde gelin gidin vs.
  • Dışlanma, iletişim kurulmama gibi mobbinge konu olabilecek şeylere maruz kalıyorsanız buna çanak tutmayın. Mesela, yöneticiniz sizinle “nasıl olsa” konuşmuyor varsayımıyla haftalık rutin toplantılarınıza girmemeyi aklınızdan bile geçirmeyin.
  • Bir tartışmanın içine çekildiğinizi, kışkırtıldığınızı hissettiğinizde bu konuşmayı e-posta ortamına çekmeye gayret edin. Karşınızdaki akıllıysa konuyu orada bırakır. Akılsızsa da elinizde yazılı çizili kanıt olur.
  • Karşılıklı konuşmada (yazılı veya sözlü) iftiraya uğrasanız bile karşı tarafı yalan söylemekle itham etmeyin. Doğruyu yansıtmıyor demek de yalan söylüyor demenin bir yoludur; bu tip serin kanlı ifadelere başvurun.
  • Soğukkanlılığınızı koruyun. Çok güvendiğiniz kimseler hariç, içinde bulunduğunuz durumun derdini kimseye yanmayın, dedikodusunu yapmayın.
  • Yedi düvele haber salın; tanıdıklardan başlayarak iş aradığınız bilgisini yayın. Bu maddenin öncelik sıralaması budur: Tanıdıklar,  güvenilir iş ortakları ( müşteriler, üçüncü partiler vs), head hunterlar. Linkedin’de davul düdük iş aradığınızı duyurmak için şirketle bağınızın kopmasını bekleyin.
  • İş arkadaşlarınızla arayı iyi tutun. Seni de sevmezdim babanı da diye son dakika itiraflarına kalkışmayın. Kime, ne yararı var?

Bu meşum gün gelip ikaacı sizi toplantı odasına çağırdığında hazırlıklı olun. İşin duygusal yönünü şu aşamada düşünmemeye çalışın, çok rica ederim. O masaya oturana kadar zaten “Neden ben?!! Yahu yanımdaki her gün alışveriş sitelerinin altını üstüne getiriyor ve o işe devam ederken neden ben işten atılıyorum??!” diye çokça söylenmiş, sinirlenmiş, ağlamış, gıybet yapmış, kendinizi yıpratmış, içmiş ve kendinizden bıkmışsınızdır. İkaacı tarafından çağrıldığınızda olacaklar konusunu bu linkteki yazıda bulabilirsiniz – http://www.corporatewitches.com/index.php/2018/01/11/severek-ayrilalim-ikale-sozlesmesi/ .

Peki şimdi ne olacak? Belki işiniz hazır, bir kaç haftaya başlayacaksınız ve siz bunun adına işsizlik bile demiyorsunuz (Senin yerinde olmak isteyen çok fazla insan var arkadaşım). Belki haber beklediğiniz yerler var ama ufukta kesin bir iş olanağı yok. Beki henüz aramaya bile başlamadınız. Öyle ya da böyle hayat devam edecek. Merhaba işsizlik demeden önce tavsiyelerimize bir göz atarsanız bu süreci kolaylıkla atlatırsınız diyemiyorum maalesef -çünkü herkesin süreci kendi şartlarına özel- ancak yalnız olmadığınızı bilmek iyi gelecek, aklınızdan geçenleri bir de burada görmek; yapmak için bir adım atmanıza daha fazla yardımcı olacaktır.

  • Henüz yapmadıysanız CV’nizi son haline getirin; iş aramaya aktif olarak başlayın. Bir arkadaşınıza “CV’mi insan kaynaklarıyla paylaşır mısın” veya “duyduğun bir iş imkanı olursa ben de aklında olabilir miyim” demek ayıp değildir. Onca networking’i neden yaptınız?
  • Disiplininizi kaybetmeyin. Sabahları belli bir saatte kalkın, akşamları belli bir saatte yatın. Kapıp koyvermek kadar büyük bir kötülük edemezsiniz kendinize. O yüzden günlerce aynı pijama ile yaşayıp, sabaha karşı yatıp öğleden sonra uyanmayı ve bunun da adını “ilişmeyin bana” koymayı unutun.
  • Spor yapmaya başlayın. Zaten yapıyorduysanız buna biraz daha fazla zaman ayırın. İyi gelecek.
  • Geçmişte yaşamayın. Yaşadıklarınızı zihninizde defalarca yaşayıp kendinizi yıpratmayın. Evet, haksızlığa uğradınız. Evet, o cümleyi orada söylemek vardı ve çok güzel olurdu ama o anda aklınıza gelmedi. Bunu düşünerek her gün kendinizi aynı haksızlığa uğratmayacaksınız, hayır (Eski iş arkadaşlarınızı arayıp veya arayanı sorguya çekip “şirkette neler oluyor”u öğrenmeye çalışmak da geçmişte yaşamaya dahil. Bitmiş bir ilişki gibi düşünün. Bırakın ne oluyorsa oluyor).
  • Aniden işsiz kaldıysanız hemen, daha önceden haberiniz olduysa öğrendiğiniz tarihten itibaren sıkı yönetim ilan edip tasarrufa başlayın. Mesela neler yapabilirsiniz:
  • Hemen işsizlik maaşına başvurun.
  • Kıdeminiz, yaşınız ve mesleğinize göre iş bulmanızın uzun süreceğini düşünüyorsanız kendinize geçici bir iş bulun. Şirketlere ve kişilere danışmanlık verebilirsiniz, bu size yarı zamanlı çalışma imkanı da verecektir. Dil biliyorsanız ders verebilirsiniz.
  • Size teklif edilen daha düşük maaşlı bir işi bir süreliğine (iş yerine bunu söylemeyin tabii) kabul edebilirsiniz. Hak ettiğiniz kalitede bir işi bulana kadar maksat değirmen dönsün. Sonradan istemezseniz CV’nize bile yazmazsınız.
  • Yalnız yaşayan bir bekarsanız ev arkadaşı alma opsiyonunu düşünebilirsiniz. Bir süredir size bu konuda pas atan arkadaşınızla bir arada yaşamayı düşünür müsünüz bir bakın ( kira ve faturaların yarısı). Evinizi kapatmak da size ciddi bir maddi rahatlama sağlayacaktır. Ailenizin veya bir arkadaşınızın yanına bir süreliğine taşınabilir, durumları düzelttikten sonra yine bağımsızlığınızı ilan edebilirsiniz (Ve hayır, bunlar birer yenilgi değil)
  • Çılgın alışverişlere bir süre ara verin. Artık o eski çılgın alışverişlerde alınanları giyme ve kullanma zamanı. Dolabınızda eminim etiketi çıkmamış 3 gömlek, terzide de gelip almanız beklenen paça tadilatı tamamlanmış 2 kot var.
  • Evde yiyin, evde için, sinemaya gitmek yerine Netflix alın.
  • Ailenizin ve yakın arkadaşlarınızın destek tekliflerini şiddetle geri püskürtmeyin. Paralarını almak istemiyorsanız almayın (ihtiyacınız varsa da almak düşünebilirsiniz; bankadan alsanız daha mı iyi); ama bu tekliflere bozulmayın ve tepki göstermeyin. Bir şeyler yapmak istiyorlar. İnsan insana böyle günlerde lazım.
  • Tasarrufa başlayın demek yemekten içmekten kesilin, akbil basmayıp Avcılar’dan Mecidiyeköy’e yürüyün demek değil. Bütçenize göre kendinize iyi gelecek şeyler yapın. Çalışırken yapmayı özlediğiniz şeyleri yapın. Deniz kenarında uzun bir kahvaltıya gidin, doya doya kitap okuyun, arkadaşlarınızla buluşun, ailenizle vakit geçirin, şehir dışına çıkın, hatta küçük bir tatile çıkın.
  • İş bulmayı saplantı haline getirmeyin. Sizi görüşmeye çağıran her yere gitmek zorunda değilsiniz.

Bu konunun her bir unsuru ayrı ayrı detaylandırılabilir. Sizin özellikle detaylı okumak istediğiniz bir kısım varsa bize yazabilirsiniz.

Şimdi işsiz kalmamak için işime geri dönüyorum, satışçı yanıma gelmek için kafama kaldırmamı ve görüş alanıma girmeyi bekliyor.

Herkese hayırlı işler, bol güneşler. Eğer işsizlik kaçınılmazsa en kısa sürelisi olsun. Amin.